2 Eylül 2015 Çarşamba

UCUZ KOPYALAR

Neden öğretmen olamadım biliyor musunuz? Çünkü kendimi sadece bir defa adayabiliyorum bir işe… Bir sene, bir grup öğrenciye adıyorum kendimi… Onlara her şeyimi döküyorum, bütünüm oluveriyorlar benim… Bire ulaşıyoruz, çokken ilk başta… Birbirimizi sevmeyi öğreniyoruz… Birbirimizi anlamayı öğreniyoruz…


Ondan sonra yaşadığım her şey, sanki ucuz bir kopyası o ilk yılın… Öğrencilerim, yeni öğrenciler değil, ilk yılın taklitleri… Ne kadar uğraşsam da, yeni bireyler olarak göremiyorum onları, hep öncelerden birilerine benzetiyorum…

Ucuz taklitleri yeniden şekillendirmeye çalışmaya tahammülüm yok… İstemiyorum, gelmesinler zaten. Eskiler de bıraktı ve gitti… Ağızlarından çıkan en fazla bir kaç minnet kelimesi; ama biliyorum, bana ihtiyaçları yok artık… Dedim ya, her şeyimi döküyorum zaten onlar için… Beni bitirip yeni alanlara yelken açıyorlar… Gitmeleri gerekir, benden alacak bir şey kalmadı, tekamül bunu gerektirir…
Peki ben ne yapacağım? İçi boş bir çuval… En azından dik durmamı beklemeselerdi… Bekliyorlar ama… Yeni gelenler için dik durmamı bekliyorlar… Yeniden boşaltmam gerekiyor boşalmış olan o çuvalı, yeniden sevmem gerekiyor yeni gelenleri… Kimseye benzetemesem keşke… Birinde bir öncekinin gözlerindeki pırıltıyı arıyorum, diğerinde o eski şefkatin içimi ısıtan kıvılcımlarını… İşin kötüsü, buluyorum da… O zaman çok kötü oluyorum işte, yeni aramayı unutup sadece o ucuz taklitleri görüyorum…
Yeni bir iş bulmalıyım belki kendime… Her şey yeni olmalı… Hiçbir şeye benzememeli, hiç kimseye…
14 Ekim 2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...